Links to the old web pages of KKE
Üslerle ilgili yeni anlaşma, ülkenin ABD savaş planlarına karışmasının tehlikeli bir gelişme
"Yunan-Amerikan savunma anlaşmasının" değiştirilmesine ilişkin N. Dendias ve A. Blinken'in açıklamaları ile ilgili KKE Merkez Komitesi Basın Βürosu şunları söylüyor:
Yunanistan ile ABD arasındaki sözde "savunma" ama aslında saldırı anlaşması, ülkemizin ABD ve NATO'nun daha geniş bölgedeki savaş planlarına dahil olması yönünde tehlikeli bir bağlantı oluşturuyor. Ayrıca ABD Dışişleri Bakanı'nın Yunanistan'ın Afganistan'daki savaşa katkısına atıfta bulunması, ülkenin aktif katılımıyla birçok yeni "Afganistan" öngörmektedir.
5 yıllık olan ve daha sonra süresiz olarak uzatılan bu Anlaşma, mevcut askeri üslerin geliştirilmesi, yenilerinin oluşturulması, askeri bölgelerin kullanımlarının verilmesi ve diğer ABD askeri ihtiyaçları için altyapı sağlanması ile tüm Yunan topraklarını geniş bir Amerikan-NATO emperyalist kalesine dönüştüyor. Büyük askeri kuvvetlerin Rusya ve Çin ile rekabete dayalı olarak Doğu Avrupa'ya taşınması "NATO 2030" Stratejisinin bir parçasıdır. Amerikan ordusunun operasyonları ve tatbikatları için bir referans noktası olan Dedeağaç’ta (Alexandroupoli) bulunan üslerin geliştirilmesi de bu stratejiye hizmet etmektedir.
SYRIZA hükümeti tarafından başlatılan ve ND hükümeti tarafından sürdürülen Stratejik Diyalog ve ABD ile yapılan anlaşma, Yunan halkına karşı büyük sorumluluklar üstleniyor. Askeri bir karaktere bürünen yoğun rekabetler bağlamında, ülkeyi diğer halkların faili haline ve aynı zamanda olası bir misillemeye hedef haline getirebilir. Aynı zamanda Türk burjuvazisi ile rekabeti körüklüyor.
Bu şekilde "ülkenin güvenliği ve sınırlarının Türk saldırganlığına karşı korunduğu" iddiası tamamen yanlış ve yanıltıcıdır. ABD ve NATO, aynı zamanda, Rusya'nın etkisinden kopması için "müttefik" Türkiye ile pazarlık yaparken, asıl endişeleri NATO'nun Güneydoğu kanadındaki uyumu korumaktır. Bu bağlamda ABD Dışişleri Bakanı A. Blinken'in Yunanistan'ın egemenlik haklarının desteklenmesi ve uluslararası hukuka saygı gösterilmesine ilişkin mektubu göz boyamaktan ibarettir. Geçmişte ABD eski Dışişleri Bakanı M. Pompeo tarafından benzer açıklamalar yapıldı, ancak bu sadece Ege ve Doğu Akdenizdeki tehlikeli durumu azaltmak yerine, Türk saldırganlığının artmasıyla ilişkilendirildi. Ne de olsa tarih, emperyalist ittifakların sürekli yeniden düzenlenmesi bağlamında "kağıt üzerinde kalan" anlaşmalar ve açıklamalarla doludur.
ABD ile yapılan anlaşma, tıpkı Fransa ile olan anlaşma gibi, nihayetinde Yunan sermayesinin jeostratejik gelişme hedefine hizmet ediyor ve Yunan hükümetleri kendi çıkarları adına emperyalist planlarda ve rekabetlerde "lider" rolünü üstleniyor, Yunan halkını büyük risklere maruz bırakıyor. Bu durum askeri anlaşmaya iş ve ticari anlaşmalarının eşlik etmesiyle de doğrulanmaktadır.
Bir halk cephesi oluşturmak ve güçlendirmek, bu utanç verici saldırı anlaşmalarını kaldırmak, ülkedeki yabancı askeri üsleri kapatmak, yurtdışından Yunan askeri misyonlarını iptal etmek, Yunanistan'ı NATO ve AB gibi ittifaklardan kurtarmak her zamankinden daha fazla gereklidir.
15.10.2021