Links to the old web pages of KKE

The international sites of KKE gradually move to a new page format. You can find the previous versions of the already upgraded pages (with all their content) following these links:

Suriye’deki gelişmeler hakkında açıklama

KKE Merkez Komitesi Basın Bürosunun Suriye’deki gelişmeler hakkındaki açıklaması:

“Suriye’ye müdahale ve Cihatçıların egemenliği, İsrail, Türkiye, NATO, AB ve ABD’nin emperyalist güçleri tarafından Orta Doğunun geniş bölgelerine yayılan gelişmeler, -halkı tehlikeli- bir duruma sürüklemektedir. İran’ın hedef alınması, Filistin halkına yapılan katliam ve Lübnan halkına karşı yapılan saldırılar devam etmektedir.

KKE, 2011 yılının başından bu yana Suriye'deki gelişmelere karşı istikrarlı ve kararlı bir şekilde konuşarak, sözde Arap Baharı sonrasında halklara yönelik tehlikeli değişiklikleri ortaya çıkardı. Bugün, aynı gerici güçler, NATOcu Türkiye tarafından “yeniden şekillenerek” ve “direnişçi” olarak adlandırılarak burjuvazi sosyal medyada Suriye halkının sözde “özgürlükçüleri” olarak gösterilmektedir.Emperyalistlerin Irak'ta, Afganistan'da, Libya'da vb. savaşlara bahane olarak kullandıkları ve bugün Orta Doğu'nun ateşler içinde olan bir bölge haline gelmesine yol açan aynı "demokrasinin geri gelmesi" propagandası tekrarlanıyor.

KKE, burjuvazi Suriye rejimiyle ideolojik ve siyasi farklılıklara, politikasına yönelik eleştirilere rağmen ABD, İsrail ve Türkiye'nin bağımsız bir ülkenin içişlerine müdahale teşkil eden planlarını kınadığını açıkça ortaya koydu.

Kapitalist kalkınma yolunun, emperyalist güçlerin hammadde, boru hatları ve ulaşım yolları, askeri üsler, jeopolitik destekler, pazar payları için verdiği mücadelenin sonuçlarını bugün Suriye halkı ödüyor.

Bugün Suriye’de şekillenen durum,  bölge halkının acılarına son vermeyeceği gibi, yeni emperyalist savaşlar yaratacak ve yeni kanlı çatışmaların, yeni göç akımının ve sınır değişikliğine yol açacağı da olası bir durumdur.

YD hükümeti,  Asad hükümetinin düşüşünü yani büyük sorumluluk alan Türkiye, İsrail ve ABD’nin de desteğiyle  Cihatçılar tarafından ülkenin yıkımını olumlu karşıladı. Devamında, Türkiye ile “sakin sular” stratejisi uğruna ve NATO'nun çizgisinden çıkmamak için bu güçlerin başka bir ülkeye müdahale etmesini de olumlu karşıladı. Hükümetin ve NATOcu diğer partilerin iki yüzlülüğü her şekilde sınırları aşıyor çünkü bir yandan sözde “revizyonizmi” suçluyorlar diğer yandan ise onu meşrulaştırıyorlar. Bu tutum, Avrupa-Atlantikteki  kapitalistlerin çıkarlarının gözetilirken Avrasya'nın eksik oluşumunun çatışan çıkarlarına karşı  ülkeyi Ukrayna, Orta Doğu ve dünyanın diğer bölgelerinde savaş maceralarına sürükleyen hükümetin ve diğer NATO partilerinin tehlikeli politikasının bir parçasıdır.

 

09.12.2024