Links to the old web pages of KKE
Gerçeklerin açığa kavuşturulması için
Morning Star Gazetesi Müdürü’ ne,
Bu mektubumuzla, Yunan Meclisi’ nde tartışılan ‘Eşcinsel Çiftlerin Birlikte Yaşama Sözleşmesi’ ile ilgili gazetenizde yer alan ve linkini aşağıda verdiğimiz yazınıza istinaden yoğun tepkimizi tarafınıza iletmek isteriz: http://www.morningstaronline.co.uk/a-e8bb-Greece-MPs-vote-to-legalise-same-sex-unions#.Vn-DWfmLRdi.
İlgili yazıda, gerçekler tamamen çarpıtılarak, KKE’ nin eşcinsel çiftlerin birlikte yaşama sözleşmesi ile ilgili Altın Şafak’ la birleştiğine dair bilgilere yer verilirken, editörünüz KKE’ nin bu konudaki yaklaşımına ilişkin okuyucularınıza bilgi vermeye zahmet etmemiş.
Gerçekleri açıklığa kavuşturmak için, KKE’ nin ilgili tartışmada açık argümanlarla net bir pozisyon aldığını ve gazetenizin KKE’ yi nazi ve suç örgütü Altın Şafak’ ın faşist fikirleri ile aynı kefeye koyması kabul edilebilir bir tarafının olmadığını vurgulamak isteriz.
Sizi ve okuyucularınızı bilgilendirmek isteriz ki; KKE, mecliste ilgili konudaki tartışmada, ilgili yasaya konumlanışına göre sahte, muhafazakar veya ilerici çizgiler koyan PASOK, SİRİZA, YD gibi burjuva partilerine yanıt vermiş bulundu. KKE, başka hiçbir siyasi güçle eşdeğer tutulamayan, kendi anlayış biçimine ve nedenlerine göre ilgili yasaya karşı oy kullandı.
SİRİZA-ANEL hükümeti barbar halk düşmanı politikalar yürütürken, ağır önlemleri dengeleyici ve soluk verici taraflarının olmaması bir yana, aksine bir sıra tehlikeli önlemlere yol açan yasa tasarılarıyla bu politikaları örtmeye çabalıyor. İşin özünde şu var ki, hükümet bir yandan haklara büyük darbe indirirken, diğer yandan bireysel hak ve taleplerinin savunucusu olarak görünmeye çalışıyor. Gerçeklikte, başka amaçlara hizmet ederek, hükümetin, savunduğunu ileri sürdüğü insanların ayırım yapmaksızın diğer insanlarla aynı ağır önlemlerin sonuçlarına katlanmak zorunda kaldığını belirtiyor ve altını çiziyor.
Hükümetin, örneğin birlikte yaşayanların dul emekli maaşına hak kazanmasını kurumsallaştırmaya çalışması; veya sağlık güvencesi herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna bağlı olmadan herkese özgü bir hak olması gerekirken bir kişinin birlikte yaşadığı kişiye sağlık güvencesi verebilmesi, KKE’ nin gözler önüne sermek istediği bir sahtekarlıktır. KKE, sağlık güvencesini kaybetmemek için aile içi şiddetine razı olan birçok kadının varlığını hatırlatıyor.
Ayrıca KKE, veraset veya bir kişinin başka bir kişinin sağlığı üstüne bilgilenmesi gibi bir dizi güncel konuların Medeni Hukuk çerçevesinde yapılacak başka değişikliklerle beraber ele alınması gerektiğine vurgu yapıyor. Bu konuların sadece eşcinselleri ilgilendirmediğini, örneğin, kendi sağlığına ilişkin akrabalarına söz hakkı vermek istemeyen bir kişinin herhangi başka bir kişiyi vekil olarak tayin etme hakkına sahip olması gerektiğinin altını çiziyor. Yasa tasarısının amacı ailenin kurumsal olarak tanınmasıyla beraber buna eşcinsel çiftlerin çocuğa sahip olmasına giden bir yolun açılması dahil ediliyor. Partimizin temel olarak buna itiraz ediyor.
Cinsel tercihin yaşanması bireysel bir konu iken, ‘aile’ toplumsal bir ilişkidir ve temel olarak çocukları koruma altın alan bir kurumdur.
Elbette, belli bir cinsel tercih yapan insanları damgalamıyoruz. Aksine, bu insanlara, kimi zaman SİRİZA’ nın hükümet ortaklarının arasında bile duyulan hakaretlere ve saldırılara karşı çıkıyoruz. Bunca yıl içerisinde bu tür davranışlara en ağır cezaları yağdıran yasa maddelerini defalarca onayladık. Fakat, eşcinsel yönelişin veya tek başına ‘birlikte yaşamanın’ ailevi ve özellikle çocukları koruma altına alan sosyal haklar doğurmadığına ilişkin bir kanımız var. Haklar ve yükümlülükler aile çerçevesinde tanımlanıyor; yani, biyolojik olarak bir erkekle bir kadının birleşmesi sonucunda temelde bir çocuğun doğumu, korunması ve yetiştirilmesidir.
Bizim için, ailenin sınıflı bir toplum, ve herhangi bir toplumun içinde, iş alanı ile beraber, toplumun kendini ve sistemi çoğaltacağı bir alan oluşturduğu bir gerçektir. Komünist Parti olarak ailenin, Yunanistan’ da ve her sınıflı toplumda hem tarihsel olarak hem bugün (aile hukukunun bir miktar iyileştirilmiş olmasına rağmen hala açıkları var), ekonomik sosyal ve kültürel zorunluluklara dayandığını düşünüyoruz. Sınıflı toplumda bu zorunluluklara dayanmayan birlikte yaşama şekilleri yoktur. Ailenin zorunluluk ve çıkara dayalı karakterini ortadan kaldırmayan mevcut bazı yasaların çökertilmesi, değişmesi, iyileşmesi için mücadele ediyoruz.
Zorunluluğun olmadığı ve resmi olarak tanınma ihtiyacı olmayan baba, anne, ebeveyn ilişkisinin var olacağı sosyalist, komünist bir toplumun inşası için mücadele veriyoruz. Bu ancak, kim kimin mirasçısı olacak, kim kimin sosyal güvenliğinin altına girecek, kim kime konut verecek gibi konuların yasalarla çözmeye gerek duymadığımız koşullarda gerçekleşebilecektir. Sadece o zaman aile, gerçekten, zorunluluklardan kurtulmuş olarak karşılıklı sevgiyi temsil ediyor olacaktır.
Yukarıdaki konulara dayanarak, gerçeklerin açığa kavuşturulması ve okuyucularınızın doğru bilgilenmesi için bu mektubumuzun yayınlanmasını rica ediyoruz.
Eliseos Vagenas
MK üyesi
Uluslararası İlişkiler Bürosu sorumlusu
05.01.2016